Kitaplık
Rehberler
Dış ticaretin her aşamasında sizlere ışık tutacak önemli bilgilerin yer aldığı rehberlerimize göz atın.
Incoterms 2020
ICC INCOTERMS 2020 TESLİM ŞEKİLLERİ
ICC tarafından belirlenen Incoterms terimleri, ticari malların taşınmasından ve teslimatından kaynaklanan maliyetleri ve riskleri, taraflar arasında doğru ve adil bir şekilde paylaşmak için düzenlenmiştir. Uluslararası ticarette yaşanacak anlaşmaların hukuk yoluyla çözümü oldukça maliyetli ve uzun süreçlerdir. Dolayısıyla anlaşmazlıkların yaşanmaması, satıcı ve alıcı firmalar arasında taşıma yöntemi, sorumluluk ve masrafların kime ait olduğu, Incoterms terimleri ile belirlenmiştir.
Incoterms ilk kez 1936 yılında kullanılmaya başlandı. Daha sonra 1953, 1967, 1976, 1980, 2000 ve 2010 yıllarında yeni revizyonlar yayınlandı. Incoterms 2020, bugüne kadar düzenlenen sekizinci incoterms olarak karşımıza çıkıyor.
Ancak, yeni bir Incoterms yayınlanması, eski versiyonları geçersiz kılmaz. Alıcı ve satıcı mutabakata vararak sözleşmelerinde teslim şekli alanına örneğin “Delivery Term: CIP New York Incoterms 1980” yazarsa, Incoterms 1980 versiyonunda geçen CIP teslim şekli kurallarının geçerli olduğu kabul edilir.
Incoterms 2020 düzenlenirken temel olarak alıcı ve satıcıların sorumluluk ve riskleri ile sevkiyatın aşamaları ele alınmıştır ve EXW, FAS, FCA, FOB, CFR, CIF, CPT, CIP, DAP, DPU, DDP olarak 11 Incotermden oluşmaktadır:
EXW – Ex Works (Belirtilen Teslimat Yerinde)
Satıcı, malları kendi tesislerinde veya belirtilen başka bir yerde hazır bulundurur. Bu terim, alıcıya azami yükümlülük ve satıcıya asgari yükümlülük yükler. Ex Works terimi, genellikle herhangi bir maliyet dahil edilmeden malların satışı için bir ilk fiyat teklifi verilirken kullanılır.
EXW, bir alıcının malları nihai varış noktasına getirme risklerine katlandığı anlamına gelir. Ya satıcı malları toplama araçlarına yüklemez ve ihracat için gümrükleme yapmaz ya da satıcı malları yüklerse risk ve masraf alıcıya ait olur. Taraflar, hareket halindeyken malların yüklenmesinden satıcının sorumlu olması ve bu tür yüklemenin risk ve tüm masraflarını üstlenmesi konusunda anlaşırlarsa, bu, satış sözleşmesinde bu yönde açık bir ifade eklenerek açıklığa kavuşturulmalıdır.
Satıcının bir taşıma sözleşmesi yapma zorunluluğu yoktur, ancak alıcının da bir taşıma sözleşmesi düzenleme yükümlülüğü yoktur - alıcı, malları asıl satıcının deposundan teslim almak üzere kendi müşterisine satabilir. Ancak, genel uygulamada alıcı, navlunun belirlenen yerden teslim alınmasını ayarlar ve malların gümrükten çekilmesinden sorumludur. Alıcı ayrıca tüm ihracat belgelerini tamamlamakla yükümlüdür, ancak satıcının bilgi ve belgeleri alıcının talebi ve maliyeti alıcıya ait olmak üzere alma yükümlülüğü vardır.
Bu belge gereklilikleri iki temel sorunla sonuçlanabilir. İlk olarak, alıcının ihracat beyannamesini doldurma şartı, gümrük düzenlemelerinin beyan sahibinin yargı alanında ikamet eden bir şahıs veya şirket olmasını gerektirdiği belirli yargı bölgelerinde (en azından Avrupa Birliğinde) sorun olabilir. Alıcı, gümrük idaresinin dışında bulunuyorsa, malları ihracat için gümrükten çekemez; bu, ihracat formaliteleri EXW terimi kapsamında alıcının sorumluluğunda olsa bile, malların alıcı tarafından satıcı adına beyan edilebileceği anlamına gelir.
İkinci olarak, çoğu yargı bölgesi şirketlerin vergi amaçları için ihracat kanıtı sağlamasını gerektirir. Bir EXW gönderisinde, alıcının satıcıya böyle bir kanıt sunma veya hatta malları ihraç etme yükümlülüğü yoktur. Avrupa Birliği gibi bir gümrük yetki alanında bu, satıcıyı sanki mallar yerel bir müşteriye satılmış gibi bir satış vergisi faturasına tabi tutacaktır. Bu nedenle, sözleşme üzerinde anlaşmaya varılmadan önce bu konuların alıcı ile tartışılması son derece önemlidir. FCA gibi başka bir Incoterm daha uygun olabilir çünkü bu, malların ihracat için beyan edilmesi sorumluluğunu satıcıya yükler ve bu da ihracat süreci üzerinde daha fazla kontrol sağlar.
FAS – Free Alongside Ship - Gemi Doğrultusunda Masrafsız Teslim (Belirtilen Sevkiyat Limanında)
Satıcı, malları, alıcı tarafından belirtilen sevkiyat limanında belirlenen geminin yanına (örneğin, bir iskele veya mavna üzerine) yerleştirdiğinde teslimatı yapmış sayılır. Malların yükleme yapılacak geminin yanına taşınması için yapılan ön taşıma masrafları ve ihracat gümrük işlemleri ve vergileri satıcının sorumluluğundadır. (Açıkta demir almış bir gemiye yükleme yapılacak ise ve her iki taraf bu şekilde anlaşmış ise, satıcı yükü, mavnalarla geminin yanına kadar götürerek teslim eder.) Malların kaybolma veya hasar görme riski, mallar geminin yanına yerleştirildiğinde alıcıya geçer ve tüm masrafların sorumluluğunu o andan itibaren alıcı üstlenir.
Bununla beraber, gemiye yükleme, taşıma, boşaltma ve ithalat gibi diğer işlemler alıcının sorumluluğundadır.
FCA – Free Carrier - Taşıyıcıya Masrafsız Teslim (Belirtilen Teslimat Yerinde)
Satıcı, belirtilen yerde (muhtemelen satıcının kendi mülkü de dahil olmak üzere) malları ihracat için gümrüklenmiş (veya gümrük işlemleri satıcı tarafından yapılacak şekilde hazır) olarak teslim eder. Mallar, alıcı tarafından belirlenen bir taşıyıcıya veya alıcı tarafından belirlenen başka bir tarafa teslim edilebilir.
Birçok açıdan bu Incoterm, modern kullanımda FOB'un yerini almıştır ancak riskin geçtiği kritik nokta gemiye yüklemeden belirtilen yere kadardır. Seçilen teslim yeri, malın o yerde yükleme ve boşaltma yükümlülüklerini etkiler.
Teslimat, satıcının işyerinde veya satıcının kontrolü altındaki başka bir yerde gerçekleşirse, malları alıcının taşıyıcısına yüklemek satıcının sorumluluğundadır. Ancak teslimin başka bir yerde gerçekleşmesi halinde, nakliyeci belirtilen yere vardığında satıcı malları teslim etmiş sayılır; Alıcı, malları hem boşaltmaktan hem de kendi taşıyıcısına yüklemekten sorumludur.
Deniz yolu ile yapılacak sevkiyatlarda FCA kullanıldığında, malın taşınması sorumluluğu satıcı adına, limanda sona erer. Diğer yandan kıymetli bir evrak olan konşimentonun basımı ve gönderilmesi nakliyecinin sorumluluğunda gerçekleştirilmekteydi. Incoterms 2020 ile, alıcı firma, taşıma riski kendi üzerinde olmakla birlikte, konşimento gibi taşıma senetlerinin, nakliyeci tarafından satıcı firmaya teslim edilmesini, alıcı ile yaptıkları sözleşmelere ekleyebileceklerdir.
Incoterms 2010 ve daha önceki versiyonlarda FCA ile ilgili temel sıkıntı çoklu taşımalarda ve özellikle deniz yolu taşımalarında ihracat yükü gemiye yüklemeden önce, örneğin liman girişinde satıcının teslimat yükümlülüğü tamamlanıyordu. Örneğin akreditifli bir satış yapılmışsa banka, satıcıdan konşimento belgesini talep ediyor ve konşimento üzerinde yazılması gereken detaylardan sorumlu tutuyordu.
Ancak satıcı yani ihracatçı, nakliyeci firma ile ilişkisi mal teslim edildiği an bittiğinden sorumlu olmadığı bir evrağın eksikliği veya hatalarından mesul oluyordu. Incoterms 2020’de yapılan revizyon ile alıcı firma, taşıma riski kendi üzerinde olmakla birlikte, satıcı firmanın da onayı olursa, konşimentonun, satıcı firmaya teslim edilmesi için nakliyecisine talimat verebilecek, bu sayede konşimento talimat ve bankaya teslim aşamalarında sorumluluk satıcı firma ile paylaşılmış olacaktır.
FOB – Free On Board - Gemi Güvertesinde Masrafsız Teslim
Satıcının malları alıcı tarafından yükleme organizasyonu yapılan geminin güvertesine taşıyana kadar olan sorumluluğunu içerir. FAS teslim şekline ek olarak malların gemiye yüklenme masraflarının da ödendiği teslim şeklidir. Fabrikadan liman gümrüğüne kadar olan taşıma masrafları ile liman gümrüğü ve liman masrafları satıcıya aittir. Mal gemi güvertesine taşındıktan sonraki bütün masraflar ve risk alıcıya aittir.
Bilindiği üzere, depo, terminal gibi alanlarda FCA olarak teslim edilen pek çok sevkiyat için yanlış bir uygulama olarak FOB yazılmaktadır. FOB teslim şekli, sadece deniz yolu taşımacılığında kullanılmaktadır.
CFR – Cost and Freight - Mal Bedeli ve Navlun
CFR, (cost and freight) mal bedeli ve navlun anlamına gelen uluslararası bir ticari terimdir. İthalat ve ihracatta taşınan ürünün, daha önce belirlenmiş limana kadar bütün taşıma masraflarının tamamen ihracatçı firma tarafından karşılanacağını belirtir. Fakat masraflardaki artış veya nakliye sırasındaki hasarlar karşı tarafın (alıcının) sorumluluğundadır.
CIF "Cost Insurance & Freight" (deniz nakliyesi), CIP "Cost Insurance Paid To" (kara, hava ve birleşik taşımalı nakliyeler) tanımlamasından farkı sigorta sorumluluk detayı içermemesidir.
CIF – Cost, Freight and Insurance - Mal Bedeli, Sigorta ve Navlun
CIF, (cost, insurance & freight) mal bedeli, sigorta ve navlun anlamına gelen uluslararası bir ticari terimdir. Bu tip ticarette satıcı, CFR teriminde olan yükümlülükleri aynen üstlenmekte, ancak bunlara ek olarak taşıma sırasında malların kayıp ve hasar riskine karşı deniz sigortası sağlama yükümlülüğünü de almaktadır. Burada sigorta sözleşmesini akdetmek ve sigorta pirimini ödemek, satıcıya düşmektedir.
Alıcının dikkate alması gereken husus, CIF teriminde satıcıdan yalnızca asgari düzeyde bir sigorta kapsamı sağlanmasının beklendiğidir. CIF terimi, malların ihraç işlemlerinin de satıcı tarafından yapılmasını öngörür.
Bu terim, yalnızca deniz ya da nehir taşımacılığında kullanılabilir. Eğer taşıma işleminde, örneğin roll-on/roll-off ya da konteyner trafiğinde olduğu gibi "gemi bordası"nın herhangi bir pratik anlamı kalmamışsa, bu durumda CIP teriminin kullanılması daha uygun olacaktır.
CPT – Carriage Paid To - Belirtilen varış yerine kadar Nakliye Ücreti Ödemeli
CPT, konteynersiz deniz taşımacılığı dışındaki tüm nakliye modları için C&F ve CFR (mal bedeli ve navlun) şartlarının yerini alır.
Satıcı, malların belirtilen varış yerine kadar taşınmasını öder. Ancak, mallar ilk veya ana taşıyıcıya teslim edildiğinde teslim edilmiş sayılır, böylece mallar İhracat ülkesindeki sevkiyat yerinde bu taşıyıcıya teslim edildiğinde risk alıcıya geçer.
Satıcı, belirtilen varış yerine (alıcının tesisleri veya varış limanı gibi nihai varış yeri) nakliye için ihracat gümrükleme ve navlun maliyetleri dahil olmak üzere menşe maliyetlerinden sorumludur. (Ancak bunun satıcı ve alıcı tarafından kabul edilmesi gerekir).
Alıcı, satıcının sigorta yaptırmasını şart koşuyorsa bunun yerine Incoterm CIP düşünülmelidir.
CIP – Carriage and Insurance Paid to - Belirtilen varış yerine kadar Nakliye Ücreti ve Sigorta Ödemeli
Bu terim, satıcının nakliye sırasında mallar için sigorta yaptırmasının gerekli olması haricinde, yukarıdaki CPT terimine büyük ölçüde benzer.
CIP, her iki tarafça özel olarak kabul edilmediği sürece, satıcının malları Londra Sigortacılar Enstitüsü'nün (A) Enstitü Kargo Maddeleri (A) veya benzer bir dizi madde kapsamında sözleşme değerinin %110'u oranında sigortalamasını gerektirir. Poliçe, sözleşme ile aynı para biriminde olmalı ve alıcının, satıcının ve mallarda sigorta edilebilir bir menfaati olan herkesin talepte bulunabilmesine izin vermelidir.
CIP tüm taşıma türleri için kullanılabilirken, Incoterm CIF yalnızca konteynersiz deniz taşımacılığı için kullanılmalıdır.
DAP – Delivered At Place - Belirtilen varış yerine Yerinde Teslim Edilmeli
Incoterms 2010, DAP'yi 'Yerinde Teslim Edildi' olarak tanımlar - satıcı, mallar belirtilen varış yerinde boşaltmaya hazır gelen nakliye aracında alıcının emrine verildiğinde teslim eder. DAP hükümlerine göre risk, teslimat sözleşmesinde belirtilen varış noktasından itibaren satıcıdan alıcıya geçer.
Mallar sevkiyata hazır olduğunda, malların nihai varış noktasına güvenli bir şekilde ulaşması için gerekli paketleme masrafları kendisine ait olmak üzere satıcı tarafından gerçekleştirilir. İhracatçı ülkede gerekli tüm yasal formaliteler, malların ihracat için gümrükten çekilmesine ilişkin risk ve masraflar satıcı tarafından karşılanır.
Malların varış ülkesine vardıktan sonra, ithalatçı ülkedeki gümrük işlemlerinin örneğin. ithalat izni, gümrüğün gerektirdiği belgeler vb. tüm gümrük resim ve vergileri dahil alıcı tarafından tamamlanması gerekmektedir.
DAP hükümlerine göre, terminal masrafları ile birlikte tüm taşıma masrafları, kararlaştırılan varış noktasına kadar satıcı tarafından ödenir. Nihai varış noktasındaki gerekli boşaltma maliyeti, DAP koşulları kapsamında alıcı tarafından karşılanmalıdır.
DPU – Delivered At Place Unloaded - Belirtilen varış yerine Yüksüz Olarak Yerinde Teslim Edilmeli
Bu Incoterm, satıcının malları yüksüz olarak belirtilen varış yerinde teslim etmesini gerektirir. Satıcı, tüm nakliye masraflarını (ihracat ücretleri, taşıma, varış limanında ana taşıyıcıdan boşaltma ve varış limanı ücretleri) karşılar ve varış limanına veya terminaline varana kadar tüm riski üstlenir.
Terminal liman, hava alanı veya iç yük değişimi olabilir, ancak gönderiyi teslim alabilen bir tesis olmalıdır. Satıcı, boşaltmayı organize edemiyorsa bunun yerine nakliyeyi DAP şartlarına göre düşünmelidir. Boşaltma işleminden sonraki tüm masraflar (örneğin, ithalat vergisi, vergiler, gümrük ve taşıma) alıcı tarafından karşılanacaktır. Ancak, terminaldeki herhangi bir gecikme veya gecikme ücretinin genellikle satıcının hesabına olacağını unutmamak önemlidir.
Incoterms 2020'nin mallar bir konteynerde, genellikle deniz yoluyla teslim edildiğinde "yüksüz"ün anlamı konusunda benimsenmesinden bu yana bazı belirsizlikler ortaya çıktı, çünkü konteynerin gelen gemiden çıkarılması konteynerin "boşaltıldığı" anlamına gelebilir ancak mallar konteynırda kalırken henüz "boşaltılmamış" 'tır.
DDP – Delivered Duty Paid - Belirtilen varış yerine Gümrük Vergisi Ödenmiş Olarak Teslim Edilmeli
Satıcı, malları alıcının ülkesinde belirtilen yere teslim etmekten sorumludur ve ithalat vergileri ve vergileri dahil olmak üzere malların varış yerine getirilmesiyle ilgili tüm masrafları öder. Satıcı boşaltmadan sorumlu değildir. Bu terim genellikle Incoterm olmayan "Free In Store (FIS)" [tr: Mağazada Ücretsiz) yerine kullanılır. Bu terim, satıcıya azami yükümlülükler ve alıcıya asgari yükümlülükler yükler. Mallar belirtilen varış yerine teslim edilene kadar alıcıya hiçbir risk veya sorumluluk devredilmez.
DDP şartlarında dikkat edilmesi gereken en önemli husus, satıcının hem vergi ve harçları ödemek hem de o ülkedeki yetkili makamlardan gerekli izin ve kayıtları almak da dahil olmak üzere malların alıcının ülkesindeki gümrükten çekilmesinden sorumlu olmasıdır. Alıcının ülkesindeki kurallar ve düzenlemeler çok iyi anlaşılmadıkça, DDP şartları hem gecikmeler hem de öngörülemeyen ekstra maliyetler açısından çok büyük bir risk olabilir ve dikkatli kullanılmalıdır.